Grace Kelly: bu insanlar kim!
Evet, işte insanoğlunun denemekten asla bıkmayacağı şeylerden biri; evlilik! Boşanma davalarının artışına, iki üç günde biten evliliklere rağmen insanlar evlenmeye devam ediyor. Evlilik düşmanı değilim dostlar, seven evlensin tabii itirazım yok (olsa ne olacak:-p) ancak evlilik demek düğün demek, düğün demek her yerden gelen ve bir türlü bitmek bilmeyen müzik sesleri demek. Yaz aylarının kabusu sokak düğünleri bana insanların mutlu anlarıyla ilgili hiçbir şey hatırlatmıyor, bana sadece barbarlığı hatırlatıyor. Kendi muhteşem günleri için başka insanların gününü rezil eden insanlar topluluğu. Diliyorum ki bu unutulmaz gün yerleşim yerlerine uzak, kır, bayır neyse işte açıklık alanlarda ya da dışarıya ses vermeyen salonlarda kutlansın, hep öyle olsun, kimse üzülmesin. Umarım bu küçük dileğim, bir türlü şehir yaşamına geçemeyen ülkemde bir gün gerçekleşir.
Niyetim başka bir yazı yazmaktı, daha önce de bir gelinlik dosyası hazırlamıştım zaten ama sanırım yazıya başladığım sırada atılan havai fişekler beni bu yazıya doğru sürükledi. Zaten bir şekilde blog için topladığım malzemelerin arasında bir gelinlik dosyası açılıyor ve içi dolmaya başlıyor. Bu konudaki kaynak çok zengin, ne yapayım. Bu da demektir ki bu dosya asla kapanmaz!
Father of the Bride-1956
The Godfather-1972
The Vow-2012
Viridiana-1961
Star Wars Episode II: Attack of the Clones
Melancholia-2011
The Princess Diaries 2: Royal Engagement-2004
La fille coupée en deux-2007
The Decoy Bride-2011
Confessions of a Shopaholic-2009
It Happened One Night-1934
Love, Wedding, Marriage-2011
The Deer Hunter-1978
The Good Shepherd-2006
Stray Bullet-2010
Sex and the City-2008
P.S. I Love You
Roses à crédit-2010
Runaway Bride-1999
The Notebook-2004
Muriel's Wedding-1994
Brokeback Mountain-2005
Mona Lisa Smile-2003
Father of the Bride-1991
Chéri-2009
Hair-1979
The Graduate-1967
21 yorum:
Evlilik, düğün vs diyince tüylerim diken diken olmasına rağmen... Ne güzel bir post olmuş. Gelinlik, hele de kişiliklisi çok güzel bir şey. Bu posttakileri bazıları da kadınları bambaşka insanlara dönüştürmüş ve çoook güzel olmuş. Bir de Audrey Hepburn'e ait fotoğraflar var nette gelinlikle. Bir filme mi ait bilemiyorum ama, sizin de gözünüzden kaçmamıştır muhtemelen Clea'nımcım.
Bir Kadın,
hoşgeldin:-) evet bazı gelinlikler çok güzel, bir de Grace Kelly'nin fotoğrafına dikkatlice baktım, ne güzel bir kadınmış yahu, baksana yanındakilere bariz fark atıyor. (gelinliği ise enfes tabii) Audrey Hepburn'ün gelinlikli fotoğraflarını hatırlıyorum ama sanırım onlar özel çekim, filme ait değil. filmden olsaydı dikkat ederdim. bir önceki yazıya da koymuş olabilirim, bir bakayım yine de. çok sevgiler.
Soldan 2. görümcesi olsa gerek. :)
:-) peki ya sağdan üçüncüye ne demeli, onun bir derdi var belli.
Bence o Grace'in kuzen ama evde kalmış. Böyle eşin dostun evliliğiyle pek bir mutlu olmuş.
o Cheri'deki kızın ve de gelinliğin güzelliği nedir öyle? enfes bir şeymiş.
Grace Kelly'nin gelinliği üstüne ise gelinlik yapılmadı herhalde. o fotoğrafı hiç görmemiştim daha önce, beli ne kadar incecik:)
ne güzel bir post olmuş.bu sokak düğünlerine bende çıldırıyorum . gerçekten resmen boş gürültü oluyor.
gelinlik modelleride çok güzel
En güzel filmi ve en güzel kareyi sona saklamışsın... Bayılırım The Graduate filminin sürekli dönüşüm gerçekleştiren senaryosuna ve haliyle müziklerine...
Bir de o nasıl bir filmdir/karedir! Dini öğretilerin insanları kendi elleriyle kendilerini zamandan ve mekandan bağımsız olarak hayata kapattıklarını gösterir. Tıpkı kahramanımızın onları bir haç ile kiliseye kilitlemesi gibi...
Bir gösterge ancak bu kadar iyi kullanılabilirdi...
Bir Kadın, ama pek mutlu olmuşa benzemiyor:-) bakış açıma göre sağdan üçüncüden bahsediyorum, diğeri evet kesinlikle senin dediğin gibi:p
Judy,
Cheri'deki gelinliğe izlerken bayılmıştım, üşenmedim aradım buldum onu:p Grace Kelly'nin gelinliği ise, "tüm gelinlikler bir yana, o bir yana" tanımlamasını sonuna kadar hak ediyor, çok haklısın.
Nesrin,
çok teşekkür ederim. gürültü konusunda gerçekten iddialı olan bir ülkede yaşıyoruz, çok şanssızız maalesef. aynı fikirde olmanıza sevindim ama elimizden bir şey gelmiyor, ne kötü.
Cüneyt,
evet, en iyi film karesi en sonda:-) bir de bu kareden hemen sonra, otobüse bindiklerinde yüzlerinde oluşan bir boşluk ifadesi vardır, orayı da çok severim. koşarak kaçtıkları noktada da bitirebilirdi yönetmen ama sonrasını göstermiş, çok iyi.
nasıl güzel kareler koymuşsun posta. birine söz söylesem diğeri eksik kalacak:) her birini izlemek istedim. daha önce izlediklerimi bile:)
MaceraperesT,
filmleri ben çekmişim gibi sevindim, sağolun:-)
SSCB anayasasında evlilikle ilgili bölüm şöyle geçiyordu yanlış anımsamıyorsam: İki kişinin evi olduklarını sözlü olarak beyan etmeleri durumunda o kişiler evli sayılır. Eğer ille de resmileştirmek isterlerse notere gidip beyan vermeleri yeterli. Boşanma içinse taraflardan herhangi birinin notere beyan vermeleri yeterli sayılıyordu. Ne güzel, ve insani bir yaklaşım. Bunun yanında mahalle düğünleri, salon düğünü olup da yedi düveli ayaklandıran kornalı araba turları vb. gerçekten de bir yerden sonra eh ama! dedirtiyor insana. Gelinlikten pek anlamam ama sanırım kafamda şöyle bir model oluşuyor düşününce İnci beyazı (hani gri gibi bir beyaz var ya o işte) askısız, bel kuşağı aşağıda (göğüse yakın bel kuşağının yakıştığı kadın görmedim daha) üstten vücudu sararken kuşaktan aiağı da çok kabarmadan uzunca inen... Mümkünse işlemesiz... Öyle işte.
Her neyse bu bloğa yaptığım yorumlardan sonra hep yaptığım gibi bira içip tükürmeye gitmem gerekiyor. Hayalimdeki gelinlik gibi bir cümle kurduğuma göre bir iki de küfür savurup kavga falan etsem fena olmayacak galiba! Eh işte feminem yorumları maskülen yanımla toplama isteği :)
İyi geceler
Bu arada Justine'in bloğunda gördüm. Kutlamadan geçmeyeyim: Doğum günün kutlu olsun... Nice Senelere...
Vuslat, herkesin hayalinde bir gelinlik vardır:-) ama sen yine de biranı iç tabii:p çok teşekkür ederim kutlaman için, çok naziksin, mutlu ettin beni, kucaklıyorum sevgiler.
Canım Clea,
Doğum günün kutlu olsun! Çok mutlu ve şanslı bir sene, seneler olmasını diliyorum senin için. Lily de aynı dileklere katılıyor ve happy birthday to you diyor sana. Bu arada tüm gelinlere ve gelinliklere baktık, harika kareler koymuşsun. Lily en çok pembe çiçekli mini gelinliği beğendi. Gelin elinde lilyler mi taşıyor ne?
Sarıldım, sarıldık çok...
Serap, Lily
canım Serap, canımsın sen benim:-) inşallah hepimiz için öyle olur. Lily bana en güzel hediyeyi telefonda 'happy birthday' şarkısını söyleyerek verdi zaten. canım Lilişka'mın gelinlik seçimine ise şaşırdığımı söyleyemem:-) ben de o gelinliğe bayılmıştım, uçuk pembe, farklı, şirin, tam Lily'im gibi:p ben de size çok sarılıyorum, keşke dokunabileceğim kadar yakında olsaydınız şimdi. sizi seviyorum, çok!
ellerine sağlık bi tanem çok güzel bi yazı olmuş :) benim favorim The Vow-2012 bilgin olsun :)
Yorum Gönder